İş Dünyasına Adalet ve Demokrasi Çağrısı

Türel’e Yanıt: “Sürekli Müjde Açıklanıyor. Antalya’yı ‘Müjde Delisine’ Döndürdüler!
9 Ağustos 2017
AKP Genel Başkanı Erdoğan’a Tepki: “İftiralar ve Suç Uydurma Çabası Hukuk Güvenliğinin Olmadığının Kanıtı!”
14 Ağustos 2017

İş Dünyasına Adalet ve Demokrasi Çağrısı

-”İŞ DÜNYASININ ADALET VE DEMOKRASİ TALEBİNE GÜÇ KATMASI, DAHA GÜVENLİ, DAHA ÖZGÜR TÜRKİYE’NİN YOLUNU AÇACAKTIR”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, kalkınma ve refah için hukuk güvenliği ve demokrasinin zorunlu olduğunu belirterek, iş dünyasına çağrı yaptı. Budak, “Adalet ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye’ye için düşüncelerinizi bizlerle ve kamuoyuyla paylaşmanız; içinden geçtiğimiz süreçte büyük önem taşımaktadır. Meşru ve toplumsal bir talep olan adalet ve demokrasi talebine güç katmanız; daha özgür, daha güvenli Türkiye’nin yolunu açacaktır” dedi,

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, iş dünyasına yönelik olarak hazırladığı “adalet ve demokrasi” mektubunu başta TOBB, TÜSİAD, TESK, TZOB, TİM, MÜSİAD olmak üzere, sanayi ve ticaret odaları, esnaf odaları başkanlıkları ve işadamı derneklerine gönderdi. Mektuba CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 16.07.2016 ve 15.07.2017 tarihli TBMM Genel Kurul, TOBB ve Maltepe’deki Adalet Mitingi konuşmaları ile TBMM Darbe Araştırma Komisyonu raporuna CHP’yi üyelerin yazdığı muhalefet şerhini de ekleyen Budak, “Bu metinler incelendiğinde; FETÖ ile sadece iktidarın sınırlarını çizdiği çerçevede değil, tüm unsurlarıyla etkin mücadele edilmesi, sorumluların bağımsız yargı önünde hesap vermesinin sağlanması, demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin güçlendirilmesinin talep edildiği görülecektir. Ne yazık ki; açık çağrı ve uyarılara rağmen Türkiye tam tersi bir yola sokulmuştur. FETÖ ile mücadele; siyasi ayağın perdelenmeye çalışılması, ‘damat yargılamaları’ ve muhaliflerin FETÖ çuvalına sıkıştırılmaya çalışılmasıyla etkin bir şekilde yürütülmemektedir. OHAL ile demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri rafa kaldırılmıştır. Toplumsal mutabakatın yerini, düşmanlaştırma politikaları, kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı söylemler nedeniyle neredeyse ikiye bölünmüş bir Türkiye görüntüsü almıştır” dedi.

ADALET VE DEMOKRASİ MEŞRU TALEP

Ankara’da başlayan ve İstanbul Maltepe’de tamamlanan “Adalet Yürüyüşü”nün toplumun geniş kesimlerince desteklendiğini vurgulayan Budak, “Adaletin olmadığı bir devletin ayakta kalması, milletin geleceğe güvenle yürümesi mümkün değildir. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 9 Temmuz’da Maltepe Sahili’nde yaptığı ‘Adalet Çağrısı’nın özü de; barış içinde birlikte yaşamamızın temeli olan adalet ve demokrasidir. Bir kişi için değil, herkes için adalet ve demokrasidir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak dileğimiz ve özlemimiz; hukuk ve demokrasinin egemen olduğu, nitelikli, halkı kucaklayan ekonomik büyümeyi yakalamış bir Türkiye’dir. Böyle bir Türkiye’nin sizlerin de özlemi ve beklentisi olduğunu biliyoruz.” dedi.

Budak, şöyle devam etti:

Adalet olmazsa; yatırım olmaz, üretim olmaz, iş olmaz, aş olmaz, refah olmaz, huzur olmaz. Bu çerçevede Partimizin; FETÖ ile mücadele, adaletin tesis edilmesi, demokrasinin kökleşmesi ve ekonomik kalkınmanın yakalanması için görüş ve önerilerini içeren metinleri ekte değerlendirmelerinize sunuyoruz. Söz konusu metinleri sağduyu ile incelemeniz, adalet ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye’ye için düşüncelerinizi bizlerle ve kamuoyuyla paylaşmanız; içinden geçtiğimiz süreçte büyük önem taşımaktadır. Meşru ve toplumsal bir talep olan adalet ve demokrasi talebine güç katmanız; daha özgür, daha güvenli Türkiye’nin yolunu açacaktır.”​

ADALET VE DEMOKRASİ MEKTUBU

Sayın Başkanım,

26.07.2017 Yakın tarih ve bugünün uluslararası endeksleri göstermektedir ki; refah ve huzurun yolu, aklı ve bilimi temel alan eğitim sistemi, demokrasi ve hukuk devletinden geçmektedir.

Türkiye, demokrasi ve hukuk devletini güçlendirme yolunda adım attığı dönemlerde önemli bir büyüme yakalamış, demokrasi, hukuk devleti ve liyakatten uzaklaştıkça nefes alınamaz noktaya doğru sürüklenmiş, ülkenin bin bir emekle oluşturduğu birikimleri riske girmiştir.

Son dönemde yaşanan hukuksuz yargılamalar, keyfi uygulamalar ve ardından 15 Temmuz hain darbe girişimi ile sonrasında yaşanan süreç; bunun açık kanıtlarından biridir.

CHP; 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı durmuş, gerek 15 Temmuz gecesi, gerekse sonrasında da bunu açıkça ortaya koymuştur. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 24 Temmuz 2016 tarihli “Taksim Bildirgesi”, 7 Ağustos 2016 tarihli “Yenikapı Bildirgesi”, partimizin duruşunu ilan eden belgelerdir.

Bu metinler incelendiğinde; FETÖ ile sadece iktidarın sınırlarını çizdiği çerçevede değil, tüm unsurlarıyla etkin mücadele edilmesi, sorumluların bağımsız yargı önünde hesap vermesinin sağlanması, demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin güçlendirilmesinin talep edildiği görülecektir.

Ne yazık ki; açık çağrı ve uyarılara rağmen Türkiye tam tersi bir yola sokulmuştur.

FETÖ ile mücadele; siyasi ayağın perdelenmeye çalışılması, “damat yargılamaları” ve muhaliflerin FETÖ çuvalına sıkıştırılmaya çalışılmasıyla etkin bir şekilde yürütülmemektedir.

OHAL ile demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri rafa kaldırılmıştır. Toplumsal mutabakatın yerini, düşmanlaştırma politikaları, kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı söylemler nedeniyle neredeyse ikiye bölünmüş bir Türkiye görüntüsü almıştır.

Böyle bir dönemde İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun somut delil ortaya konulamadan, hukuksuz bir şekilde 25 yıl hapis cezasına çarptırılması ve Anayasa Mahkemesi’nin önceki kararlarına rağmen, hüküm kesinleşmeden tutuklanması; adalet sisteminin çöktüğünün somut örneklerinden biri ve bardağı taşıran damla olmuştur.

15 Haziran 2017 tarihinde Ankara Güvenpark’ta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ve 25 günde 432 kilometre yürüyerek 9 Temmuz 2017 tarihinde İstanbul Maltepe Sahili’nde tamamladığımız Adalet Yürüyüşü’ne gösterilen ilgi, on binlerce insanımızın 50 dereceye çıkan asfalt sıcağı ve yoğun yağmura rağmen ayakları yara içinde sağladığı katılım, toplumun adalet duygusunun yara aldığının açık kanıtıdır.

Adalet Yürüyüşü bir partinin değil, Genel Başkanımızın öncülüğünde; adalet arayan milletin yürüyüşü olmuştur. Değişik siyasi görüşlerdeki siyasi parti, sendika, meslek örgütleri, vakıf ve derneklerden gerçekleşen katılımlar da Adalet Yürüyüşü ve adalet talebinin toplumsal tabanına işarettir.

Maltepe Sahili’ni dolduran milyonların tek bir talebi vardı; adalet. Çünkü adalet mülkün temelidir. Adaletin olmadığı bir devletin ayakta kalması, milletin geleceğe güvenle yürümesi mümkün değildir.

Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 9 Temmuz’da Maltepe Sahili’nde yaptığı “Adalet Çağrısı”nın özü de; barış içinde birlikte yaşamamızın temeli olan adalet ve demokrasidir. Bir kişi için değil, herkes için adalet ve demokrasidir.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak dileğimiz ve özlemimiz; hukuk ve demokrasinin egemen olduğu, nitelikli, halkı kucaklayan ekonomik büyümeyi yakalamış bir Türkiye’dir.

Böyle bir Türkiye’nin sizlerin de özlemi ve beklentisi olduğunu biliyoruz. Adalet olmazsa; yatırım olmaz, üretim olmaz, iş olmaz, aş olmaz, refah olmaz, huzur olmaz.

Bu çerçevede Partimizin; FETÖ ile mücadele, adaletin tesis edilmesi, demokrasinin kökleşmesi ve ekonomik kalkınmanın yakalanması için görüş ve önerilerini içeren metinleri ekte değerlendirmelerinize sunuyoruz. Söz konusu metinleri sağduyu ile incelemeniz, adalet ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye’ye için düşüncelerinizi bizlerle ve kamuoyuyla paylaşmanız; içinden geçtiğimiz süreçte büyük önem taşımaktadır. Meşru ve toplumsal bir talep olan adalet ve demokrasi talebine güç katmanız; daha özgür, daha güvenli Türkiye’nin yolunu açacaktır. İçten saygılarımla.

Çetin Osman BUDAK

CHP Genel Başkan Yardımcısı

Antalya Milletvekili

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir